Amerika izleniminiz nedir?
- What is your impression of America?
İzlenimin nedir, doktor?
- What's your impression, doctor?
İzlenimin nedir, doktor?
- What's your impression, doctor?
O, banka yöneticisinde olumlu bir izlenim bıraktı.
- He made a favorable impression on his bank manager.
O zamanlar genç ve kolay etkilenendim.
- I was young and impressionable at that time.
Tom Mary'yi epeyce etkiledi.
- Tom made quite an impression on Mary.
Doğruyu söylemediğin kanısındayım.
- I get the impression that you aren't telling the truth.
Tom ünlü kişilerin taklitlerini yapar.
- Tom does impersonations of famous people.