Tom sahilde bazı güzel deniz kabukları topladı.
- Tom picked up some pretty shells on the beach.
Sahilde güzel bir kabuk buldum.
- I found a beautiful shell on the shore.
Sami kullanılmış mermi kovanlarını aldı.
- Sami picked up the used shell casings.
Kovan mühimmat deposuna düştü ve bir dizi patlama yarattı.
- The shell fell into the ammunition depot, which provoked a series of explosions.
He's lost so much weight from illness; he's a shell of his former self.