an apartment for books, application to books, thought, attention, contrivance

listen to the pronunciation of an apartment for books, application to books, thought, attention, contrivance
Englisch - Türkisch

Definition von an apartment for books, application to books, thought, attention, contrivance im Englisch Türkisch wörterbuch

study
çalışmak

O kadar çok televizyon izlemeseydi, çalışmak için daha fazla zamanı olurdu. - If he did not watch so much television, he would have more time for study.

Arapça çalışmak istiyorum. - I would like to study Arabic.

study
{i} tetkik
study
{i} görülecek şey
study
{i} çalışma odası

Yazar çalışma odasında kendini öldürdü. - The author killed himself in his study.

Sık sık kendini çalışma odasına kapatır ve böyle şeyler yazar. - He often shuts himself up in the study and writes things like this.

study
öğrenme

Tom Fransızca öğrenme isteğini kaybetti. - Tom has lost interest in studying French.

Tom Fransızca öğrenme niyetiyle Fransaya geldi. - Tom came to France with the intention of studying French.

study
okulda okumak
study
etüt etmek
study
inceleme

Diğer galaksilerde hayat olsa bile, insanın onları incelemek için ışık hızında seyahat etmesi imkansızdır. - Even if there is life in other galaxies, it is impossible for man to travel at the speed of light to study them.

Bir portre yapmaya hazırlanırken, arkadaşlarım konuyu yakından incelemek için bir sürü fotoğraf çeker. - In preparation for painting a portrait, my friend takes many photographs in order to study the subject closely.

study
(çimke) bandıkmak
study
{f} gözetmek
study
{f} çalışma yapmak

Çalışma yapmak için çok yorgunum. - I'm too tired to do study.

study
(isim) öğrenim, tahsil, tetkik, çalışma, inceleme, araştırma, araştırma konusu, görülecek şey, çalışma odası, taslak, eskiz, deneme, ön çalışma, etüt, rol ezberleme
study
{i} taslak
study
{f} çabalamak
study
{f} öğrenmek

Çince öğrenmek çok zor gibi görünse de, düşündüğünüz kadar zor değil. - Although it seems very difficult to study Chinese, it's not as hard as you think.

İngilizce öğrenmek için Amerika'ya gitti. - He went to America to study English.

study
{i} müz. etüt
study
{i} ön çalışma
study
(fiil) eğitimini görmek, okumak, öğrenmek, çalışmak, çalışma yapmak, araştırmak, incelemek, gayret etmek, çabalamak, gözetmek, saygılı olmak
study
araştırma konusu veya sahası
study
alıştırma taslak
Englisch - Englisch
{n} study
an apartment for books, application to books, thought, attention, contrivance

    Silbentrennung

    an a·part·ment for books, ap·pli·ca·tion to books, thought, attention, con·triv·ance

    Aussprache

Favoriten