Caz ölmedi, sadece komik kokuyor.
- Jazz isn't dead, it just smells funny.
Bu elbise komik görünebilir ama onu seviyorum.
- This dress may look funny, but I like it.
Biz televizyonda eğlenceli bir program izledik.
- We saw a funny program on TV.
Film kitap kadar eğlenceli değildi.
- The movie wasn't as funny as the book.
Onlar bana garip baktılar.
- They looked at me funny.
Bunun garip olduğunu düşünmüyor musun?
- Don't you think that's funny?
Ben tuhaf bir gürültü duydum.
- I heard a funny noise.
Tom'un yüzünde tuhaf bir ifade vardı.
- Tom had a funny look on his face.