amazed, astounded, stunned

listen to the pronunciation of amazed, astounded, stunned
Englisch - Türkisch

Definition von amazed, astounded, stunned im Englisch Türkisch wörterbuch

astonished
hayret etmek
astonished
şaşmak
astonished
apışmak
astonished
afallaşmak
astonished
afallamak
astonished
şaşkın

Tom şaşkına uğramış olmalı. - Tom must've been astonished.

Onun parayı çaldığını itirafı ailesini şaşkına çevirdi. - His admission that he had stolen the money astonished his family.

astonished
şaşırmış

Tom çok şaşırmış görünüyor. - Tom looks astonished.

Onun pervasız hareketine şaşırmıştık. - We were astonished by his bold attempt.

astonished
şaşırmak
astonished
aklı durmak
astonished
şaşırıp kalmak
astonished
{f} şaşırt

Korkunç gürültü ilk defa gelen birini şaşırttı. - The fearful noise astonished anyone coming for the first time.

astonished
şaşırttı

Korkunç gürültü ilk defa gelen birini şaşırttı. - The fearful noise astonished anyone coming for the first time.

astonished
Çok şaşırmış, afallamış
astonished
{s} afallamış

Tom gerçekten afallamıştı. - Tom was genuinely astonished.

Gerçekten afallamıştım. - I was truly astonished.

astonished
(sıfat) afallamış
astonished
[adj] şaşırmış
Englisch - Englisch
{s} astonished
amazed, astounded, stunned
Favoriten