Tom lisansını askıya aldırdı.
- Tom has had his licence suspended.
Bir hafta önce lisansımın süresini uzattım.
- I had my licence renewed a week ago.
Ben geçici bir ruhsat aldım.
- I've got a provisional licence.
O yirmi sekiz yaşına kadar ehliyet almadı.
- He didn't get a driving licence until he was twenty-eight.
O kadının sürücü ehliyeti yok.
- She doesn't have a driving licence.