Definition von alt-a im Türkisch Englisch wörterbuch
- alt
- under
The young woman under that tree looks sad.
- Şu ağacın altındaki genç kadın üzgün görünüyor.
These games are listed under the adult category.
- Bu oyunlar yetişkin kategorisi altında listelenmiş.
- alt
- base
Alchemists tried to transmute base metals into gold and silver.
- Simyagerler adi metalleri altına ve gümüşe dönüştürmeye çalıştılar.
The philosopher's stone was a legendary substance capable of turning base metals into gold.
- Felsefe taşı baz metalleri altına dönüştürebilen efsanevi bir maddeydi.
- alt
- lower
Tom squatted down to put something on the lower shelf.
- Tom alt rafa bir şey koymak için çömeldi.
The calf muscle is located on the back of the lower leg.
- Baldır kası alt bacağın arkasında yer alır.
- alt dudak
- lower lip
- alt geçit
- underground
- alt
- below
- alt burç
- lower bushings
- alt bölge
- sub-regional
- alt bölüm
- lower section
- alt bölüm
- subchapter
- alt bölüm
- underside
- alt bölüm
- subpart
- alt sektör
- sub-sector
- alt süreç
- subprocess
- alt süreç
- (Bilgisayar) child process
- alt tür
- (Bilgisayar) subtype
- alt tür
- (Gıda) ssp
- alt tür
- (Denizbilim) subspecies
- alt uç
- lower end
- alt yazı
- footnote
- alt üst
- upside down
- alt üst
- chaotic
- alt-birim
- sub-unit
- alt-grup
- (Jeoloji) subgroup
- alt-grup
- sub-group
- alt-simge
- (Bilgisayar) sub-symbol
- alt-tür
- (Jeoloji) subspecies
- alt-üst
- upside-down
- alta
- bottom
- demirci yuvarlak alt baskısı
- fuller
- kesik alt çizgi
- (Bilgisayar) dash underline
- salt alt
- (Bilgisayar) absbottom
- üst alt
- (Bilgisayar) top bottom
- alta
- low
- alta
- beneath
- alt alta
- One under the other
- alt disiplinler
- sub-disciplines
- alt etmek
- (deyim) run rings round
- alt hesap
- Sub account
- alt kanallama
- subchanneling
- alt kavram
- Hyponym
- alt komşu
- neighbor downstairs
- alt paradigma
- sub-paradigm
- alt solunum yolları enfeksiyonu
- Lower Respiratory Tract Infection
LRTI.
- alt soy
- sub-lineage
- alt yapı
- Infrastructure
- alt yazı
- subtitle
Do you prefer it when TV shows are subtitled or dubbed?
- TV şovları alt yazılı veya dublajlı olduğu zaman bunu tercih eder misiniz?
Tom watched a Japanese movie subtitled in French.
- Tom Fransızca alt yazılı bir Japon filmi izledi.
- alt yazılı
- subtitles
- alt yüklenici
- Subcontractor
- alt yükleniciler
- sub-contractors
- alt çeyrek
- (İstatistik) Lower quarter
- yer alt
- where lower
- alt
- bottom
Sign at the bottom, please.
- Alt tarafı imzalayın lütfen.
Tom sat at the bottom of the stairs wondering what he should do next.
- Tom daha sonra ne yapması gerektiğini merak ederek merdivenlerin alt kısmında oturdu.
- alt
- the farther
- alt
- subordinate
- alt
- the space beneath
- alt
- nether
- alt
- lower part
- alt alta üst üste
- rough-and-tumble
- alt başlık
- subheading
It is necessary to use subheadings.
- Alt başlıklar kullanmak gereklidir.
- alt başlık
- subhead
It is necessary to use subheadings.
- Alt başlıklar kullanmak gereklidir.
- alt boşluk
- ground clearance
- alt cisim
- subfield
- alt deri
- dermis
- alt düzen
- chassis
- alt etmek
- to beat, to overcome, to defeat, to surmount, to pulverize, to get the better of, to bear down sb/sth
- alt etmek
- bear the bell
- alt etmek
- carry away the bell
- alt geçit
- underpass
Jerusalem is a city of tunnels and underpasses.
- Kudüs, tüneller ve alt geçitler kentidir.
- alt güverte
- lower deck, orlop
- alt kademe yönetici
- (Ticaret) junior administrative officer
- alt karın boşluğu
- pelvic cavity
- alt kasa
- lower case
- alt modül
- submodule
- alt program
- subprogram
- alt sözleşme
- subcontract
- alt sınıfa indirme
- demotion
- alt sınıfa indirmek
- demote
- alt tarafı
- after all
- alt tarafı/yanı
- 1. the lower part; the underside. 2. remainder, the rest. 3. the outcome. 4. all that is involved (is only): Niçin bu kadar üzülüyorsun? Alt tarafı on bin lira. Why are you making such a fuss? It's only a matter of ten thousand liras
- alt temel
- subbase, subgrade
- alt toprak
- subsoil
- alt yapı eşitsizliği
- (Hukuk) infrastructural disparity
- alt yapı çalışmaları
- (Hukuk) infrastructure works
- alt yapı özellikleri
- (Hukuk) infrastructure endowment
- alt yapı, alt yapı tesisleri
- (Hukuk) infrastructure
- alt şube
- section
- alt+sekme
- (Bilgisayar) alt+tab
- arama alt bölge genişliği
- (Askeri) search subarea width
- birinci alt başlık
- (Bilgisayar) first subtitle
- direkt okunan alt rutin
- (Elektrik, Elektronik) direct insert subroutine
- ekonomik alt yapı
- (Ticaret) economic infrastructure
- erim üst alt sınırı
- (Bilgisayar) upper lower range limit
- frekans yönetim alt- komitesi
- (Askeri) frequency management sub- committee
- girdi sürümlü alt dizge
- port-driven subsystem
- grafik alt türü
- (Bilgisayar) chart sub-type
- harfin alt çıkıntısı
- descent , descender
- kritik alt deney
- critical sub-test
- kuvvet modülü alt sistemi; yabancı askeri satışlar
- (Askeri) force module subsystem; foreign military sales
- madeni paranın alt tarafındaki yazı
- exergue
- milli enformasyon alt yapısı
- (Askeri) national information infrastructure
- paket ağ alt yapısı
- packet core
- renklilik alt taşıyıcısı
- (Optik,Teknik) chrominance subcarrier
- sol alt w/ıd
- (Bilgisayar) lower left w/id
- tampon gresör alt parçası
- lubricating pad base
- telsiz alt sistemi; uzak sensör alt sistemi; ortalama toplam kök
- (Askeri) radio subsystem; remote sensors subsystem; root-sum-squared