all the property an individual owns at the time of his or her death

listen to the pronunciation of all the property an individual owns at the time of his or her death
Englisch - Türkisch

Definition von all the property an individual owns at the time of his or her death im Englisch Türkisch wörterbuch

estate
{i} malikâne
estate
arsa
estate
(Ticaret) taşınmazlar
estate
(Kanun) bırakıt
estate
(Ticaret) mülk geliri
estate
(Ticaret) mal varlığı

Mal varlığınının bir kısmını oğlu Robert'a bıraktı. - He settled part of his estate on his son Robert.

Mal varlığınının bir kısmını oğlu Robert'a bıraktı. - He left part of his estate to his son Robert.

estate
mülk

Sami, Mısır'da bir mülk bıraktı. - Sami left an estate in Egypt.

Onun ülkede bir mülkü var. - He has an estate in the country.

estate
ölen kimseden kalan mal varlığı
estate
arazi

Tom amcasının arazisini miras olarak aldı. - Tom inherited his uncle's estate.

estate
emlak
estate
(isim) mülk, emlâk, malikâne, arazi, varlık, miras, aşama, sınıf, durum, hal
estate
{i} hal
estate
{i} miras

Edward amcasının menkulünü miras olarak aldı. - Edward inherited his uncle's estate.

Tom oğlunun onun gayrimenkulunu miras olarak almasını diliyor. - Tom wishes for his son to inherit his estate.

estate
{i} varlık
estate
itibar
estate
yüksek mertebe
estate
konak
estate
{i} huk. tereke, bırakıt
Englisch - Englisch
estate
all the property an individual owns at the time of his or her death

    Silbentrennung

    all the prop·er·ty an in·di·vi·du·al owns at the time of his or her death

    Türkische aussprache

    ôl dhi präpırti ın îndıvîcıwıl ōnz ät dhi taym ıv hîz ır hır deth

    Aussprache

    /ˈôl ᴛʜē ˈpräpərtē ən ˌəndəˈvəʤəwəl ˈōnz ˈat ᴛʜē ˈtīm əv həz ər hər ˈdeᴛʜ/ /ˈɔːl ðiː ˈprɑːpɜrtiː ən ˌɪndəˈvɪʤəwəl ˈoʊnz ˈæt ðiː ˈtaɪm əv hɪz ɜr hɜr ˈdɛθ/
Favoriten