aleyhte

listen to the pronunciation of aleyhte
Türkisch - Englisch
adverse
against

Tom was about to complain, but decided against it. - Tom şikayet etmek üzereydi ama aleyhte karar verdi.

The vote was twenty-eight for and twenty against. - Oy yirmi sekiz lehte ve yirmi aleyhteydi.

disadvantageous
con

Tom considered moving to Boston, but decided against it. - Tom Boston'a taşınmayı düşündü ama aleyhte karar verdi.

We weighed the pros and cons. - Lehte aleyhte önerileri tarttık.

in an opposite position
against, in opposition
unfavorable
(Kanun) adversarial

Traditional contract is a more adversarial form of contract.

damning
aleyhte konuşan kimse
detractor
aleyhte oy
no
aleyhte durum
disadvantage
aleyhte etkilemek
bias
aleyhte olanlar
noes
aleyhte olmak
to be in opposition
aleyhte oy
con
aleyhte oy
defeat
aleyhte oy
negative vote
aleyhte oy vermek
pill
aleyhte oylar
noes
aleyhte yargı
adverse judgment
aleyh
hostility
aleyh
opposed to
lehte ve aleyhte
pro and con
aleyh
opposition; hostility
aleyh
opposing body or party
aleyh
opposition
lehte ve aleyhte olanlar
pros and cons
leyhte ve aleyhte
pro and con
Türkisch - Türkisch

Definition von aleyhte im Türkisch Türkisch wörterbuch

ALEYH
(Osmanlı Dönemi) (Aleyhi - Aleyhâ) (Alâ edatının zamirle birleştiği zamanki şekli.) Aleyhinde, onun hakkında, onun üzerine
ALEYH
(Hukuk) Karşı, karşıt, olumsuz
aleyh
Bir şeyin veya bir kimsenin karşısında olma, leh karşıtı: "Aleyhinde bir tertip kuranların gadrine uğradım."- R. H. Karay
aleyh
Karşı, karşıt, zıt
aleyh
(Osmanlı Dönemi) onun hakkında, onun üzerinde, onun zararına (olumsuz olarak kullanılır)
aleyhte
Favoriten