alı koymak

listen to the pronunciation of alı koymak
Türkisch - Türkisch

Definition von alı koymak im Türkisch Türkisch wörterbuch

Alı koyma
tavik
Alıkoymak
tutmak
alıkoymak
Mâni olmak, engel olmak: "İki güne yakın bir zaman yalnız su vererek oradan oraya koşturulmuş hayvanı, hangi kuvvet ağzına yanaşmış yiyeceği kapmaktan alıkoyar?"- R. N. Güntekin
alıkoymak
Mahrum etmek: "İlk iki karım beni dalmış olduğum macera âleminden bir adım alıkoymamıştılar."- H. R. Gürpınar
alıkoymak
Bir süre için bir yerde tutmak
alıkoymak
Ayırıp saklamak
alıkoymak
Mani olmak, engel olmak
alıkoymak
Mahrum etmek
alıkoymak
Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak: "Selim Bey, babamı yemeğinden alıkoyarak mütemadiyen Girit'ten bahsediyordu."- R. N. Güntekin
alıkoymak
Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak
alı koymak
Favoriten