alçak gönüllülük

listen to the pronunciation of alçak gönüllülük
Türkisch - Englisch
humility

Humility often gains more than pride. - Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.

humbleness
meekness
modesty

Modesty is befitting to a young girl. - Alçak gönüllülük genç bir kıza yakışıyor.

demure
alçakgönüllülük
submission
alçak gönüllü
humble

The humble man is getting along with his neighbors. - Alçak gönüllü adam komşuları ile iyi geçiniyor.

Please accept my humble apologies. - Lütfen alçak gönüllü özrümü kabul et.

alçak gönüllü
conservative
alçak gönüllü
meek
alçakgönüllülük
humility

Without humility, courage is a dangerous game. - Alçakgönüllülük olmadan, yiğitlik tehlikeli bir oyundur.

Humility is a forgotten virtue. - Alçakgönüllülük unutulmuş bir erdemdir.

alçakgönüllülük
modesty
alçak gönüllü
Modest
alçakgönüllülük
lowliness
alçak gönüllü
low
alçak gönüllü
demure
alçak gönüllü
lowly
alçakgönüllülük
pudency
alçakgönüllülük
submissiveness
alçakgönüllülük
demureness
alçakgönüllülük
delicacy
alçakgönüllülük
humbleness
alçakgönüllülük
meekness
alçakgönüllülük
humility, modesty
alçakgönüllülük
simple mindedness
alçakgönüllülük
nobleness
alçakgönüllülük
honesty
alçakgönüllülük
humility, modesty tevazu
Türkisch - Türkisch
Alçak gönüllü olma durumu
huşu
(Osmanlı Dönemi) HAŞMET
tevazu
mahviyet
haşi
Alçak gönüllü
mütevazı
Alçak gönüllü
yüzü yerde
Alçakgönüllülük
mahviyet
alçak gönüllü
Makam, para vb. bakımlardan aşağı olanları kendisiyle eşit tutan veya kendi değerini olduğundan aşağı gösteren (kimse), mütevazı