aktiflik

listen to the pronunciation of aktiflik
Türkisch - Englisch
state of being active
activity
aktif
active

In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life. - Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.

I am sure you will take an active role in your new position. - Ben, yeni görevinde aktif bir rol alacağından eminim.

aktiflik katsayısı
activity coefficient
aktiflik periyodu
period of decay
aktif
deedy
aktif
(Ticaret) credits exports
aktif
(Ticaret) resource
aktif
vigorously
aktif
(Ticaret) net assets net
aktif
live
aktif
(Ticaret) working asset
aktif
active homing
aktif
activated

She activated an account. - O bir hesabı aktif hale getirdi.

You will receive a confirmation email after your account has been activated by an administrator. - Bir yönetici hesabınızı aktif ettikten sonra onay e-postası alacaksınız.

aktif
dynamic
aktif
real
Aktif
actives
aktif
actıvely
aktif
complete property that a person owns (Accounting)
aktif
active; assets
aktif
com. assets
aktif
entries on a balance sheet showing tangible and intangible properties and claims against others that can be applied to cover the financial obligations of a business or of a person
aktif
effective
aktif
assets
artık aktiflik
(Fizik) residual activity
Türkisch - Türkisch
Etkinlik
Aktif
etkin
aktif
Bir ticarethanenin, ortaklığın para ile değerlendirilebilen mal ve haklarının tümü
aktif
Etkin, canlı, hareketli, çalışkan
aktif
Etken
aktif
Etkili, etken
aktif
Etkin, canlı, hareketli, çalışkan, faal
aktiflik
Favoriten