Türkisch - Englisch
Definition von aktâr im Türkisch Englisch wörterbuch
- one who sells small items pertaining to dress
- herbalist
- one who collects or grows herbs (especially for their medicinal qualities); haberdasher
- seller of herbs and folk remedies and of small wares and notions
- seller of medicinal herbs, herbalist; dealer in small wares
- seller of medicinal herbs
- (Bilgisayar) transfer it
- (Bilgisayar) transit
- decant
- tranship
- {i} haberdasher
- {f} transfer
I can't figure out how to transfer MP3 files from my iPod back to my computer.
-MP3 dosyalarımı iPodumdan bilgisayarıma nasıl aktaracağımı anlayamıyorum.
She transferred from the bus to the subway.
-Otobüsten metroya aktarma yaptı.
- dosya aktar
- (Bilgisayar) transfer files
- erken aktar
- (Bilgisayar) early transmit
- veri aktar
- (Bilgisayar) transmit data
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von aktâr im Türkisch Türkisch wörterbuch
- (Osmanlı Dönemi) Ecza, ilâç satan adam
- (Osmanlı Dönemi) Her taraf
- (Osmanlı Dönemi) (Kutr. C.) Kuturlar. Çaplar. Dâirenin merkezinden geçen doğru hatlar
- (Osmanlı Dönemi) Mahalle aralarında bazı baharatla iğne, iplik vesaire satan satıcı
- (Hukuk) Kokular, güzel şey, iğne, iplik, baharat gibi şeyler satan kimse
- (Osmanlı Dönemi) Güzel kokulu yağlar vesaire satan adam. Güzel kokular tâciri
- Koku satıcısı
- Baharat, ev ilaçları, gereçleri satan kimse yada dükkan
- Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân, attar
- Anadolu'da iğne, iplik ,baharat, zarf, kağıt,tütün vs satan kimse veya dükkan
- iğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt gibi şeyler satılan dükkân
- Anadolu'da iğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satan kimse veya dükkân, attar
- Baharat satan kimse veya dükkân, attar
- Baharat satıcısı
- (Osmanlı Dönemi) her taraf, her yer; çaplar