I think Tom is immoral.
- Tom'un ahlaksız olduğunu düşünüyorum.
Mary spread vicious rumors about Kate.
- Mary Kate hakkında ahlaksız söylentiler yaydı.
I may be drunk, but I'm not disorderly.
- Ben sarhoş olabilirim ama ahlaksız değilim.
His pride wouldn't allow him to do such a mean thing.
- Gururu böylesine ahlaksız bir şey yapmasına izin vermezdi.
Sami became more depraved.
- Sami daha ahlaksız hale geldi.
Sami became more depraved.
- Sami daha ahlaksız hale geldi.
When you are constantly told no smoking, no smoking like that, you start thinking, maybe smoking really is a threat to public morals or something.
- Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.
He was accused of corrupting morals and spreading dangerous ideas.
- O, ayartıcı ahlakla ve tehlikeli fikirleri yaymakla suçlandı.
When you are constantly told no smoking, no smoking like that, you start thinking, maybe smoking really is a threat to public morals or something.
- Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.
Her morals are flexible.
- Onun ahlakı esnektir.
Her ethics are flexible.
- Onun ahlak kuralları esnektir.
Work ethics are different in each culture.
- İş ahlakı her toplumda farklıdır.
Tom's impeccable manners made a big impression on Mary's parents.
- Tom'un mükemmel ahlakı, Meryem'in anne babasında büyük bir intiba bıraktı.
The patriot sticks to his moral principles.
- Vatansever, ahlaki ilkelerine bağlı kalır.
Since when do you care about ethics?
- Ne zamandan beri ahlak kurallarını önemsiyorsun?
It was a question of ethics.
- Bu bir ahlak sorunuydu.
If you gamble on the stock market, you are an investor... If you gamble on the derivatives market, you are a trader... If you gamble at the casino, you are a loser... Morality?
- Borsada kumar oynarsan bir yatırımcısındır... Türev piyasada kumar oynarsan bir tüccar ... Kumarhanede kumar oynarsan bir kaybedensindir ... Ahlak ?
Her morality is flexible.
- Onun ahlakı esnektir.
Work ethics are different in each culture.
- İş ahlakı her toplumda farklıdır.
Since when do you care about ethics?
- Ne zamandan beri ahlak kurallarını önemsiyorsun?
When you are constantly told no smoking, no smoking like that, you start thinking, maybe smoking really is a threat to public morals or something.
- Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.
Is it morally wrong to eat meat?
- Et yemek ahlaki olarak yanlış mıdır?