aggravating; disappointing; causing frustration

listen to the pronunciation of aggravating; disappointing; causing frustration
Englisch - Türkisch

Definition von aggravating; disappointing; causing frustration im Englisch Türkisch wörterbuch

frustrating
{s} sinir bozucu

İnsan gözlüksüz bir şey göremediğinden, gözlüğü yokken gözlük araması çok sinir bozucu bir şey. - It's very frustrating to try to find your glasses when you can't see anything without glasses.

Tom onu gerçekten sinir bozucu buluyor. - Tom finds it really frustrating.

frustrating
{f} boşa çıkar
frustrating
{i} boşa çıkarma
frustrating
{s} yıldırıcı
frustrating
{s} sinir bozucu, moral bozucu: This work is very frustrating. Bu çok sinir bir iş
frustrating
{s} engelleyici
frustrating
{s} boşa çıkaran
frustrating
{s} asap bozucu
frustrating
bosa çıkararak
Englisch - Englisch
{s} frustrating
aggravating; disappointing; causing frustration
Favoriten