Vergi ajanı indirime izin verdi.
- The tax agent allowed the deduction.
Tom eski bir CIA ajanı.
- Tom is a former CIA agent.
En yakın seyahat acentası nerede?
- Where is the closet travel agent?
Bir seyahat acentasına soralım.
- Let's ask a travel agent.
Servis temsilcisi problemi çözmeme yardım etti.
- The service agent helped me solve my problem.
Eğitim ilerlemenin temsilcisidir.
- Education is the agent of progress.
Tom emlak acentesiydi.
- Tom was a real estate agent.
Bir seyahat acentesi, gezimiz için her şeyi düzenledi.
- A travel agent arranged everything for our trip.
Heaven made us agents, free to good or ill. --Dryden.