against; opposing

listen to the pronunciation of against; opposing
Englisch - Türkisch

Definition von against; opposing im Englisch Türkisch wörterbuch

contra
kontra

Jane albüm kontratı aldığında çok mutluydu. - Jane was on top of the world when she got a record contract.

Reagan Kontralar için askeri yardım istedi. - Reagan asked for military aid for the Contras.

contra
hesabın alacak bölümü
contra
karşı olarak
contra
önek karşı, zıt, aksi
contra
aksine

Onun cevabı beklentilerimizin aksineydi. - His response was contrary to our expectations.

Birçok söylentinin aksine, ben her şeyi bilmiyorum. - In contrast to many rumours, I don't know everything.

contra
önek karşı
contra
{e} karşı

Düne karşın,bugün hiç sıcak değil. - In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.

Bob'a kalırsa, bir şey dönüyor. Buna karşılık, Jane çok dikkatli. - As far as Bob is concerned, anything goes. By contrast, Jane is very cautious.

contra
{e} aksi

Ne var ki aksi de her zaman doğrudur. - And yet, the contrary is always true as well.

Mary fakir değildir. Aksine, o oldukça zengindir. - Mary is not poor. On the contrary, she is quite rich.

contra
{e} karşıt

Hiçbir karşıt kanıt yoktur. - There is no evidence to the contrary.

contra
(Anatomi) karşı, zıt
Englisch - Englisch
contra
against; opposing
Favoriten