Bu oyun romandan uyarlanmıştır.
- This play was adapted from the novel.
Oyun bir romandan uyarlanmıştır.
- The play was adapted from a novel.
Yurt dışında yaşamaya kolayca adapte oldular.
- They easily adapted to living abroad.
Mary ve Tom sadece altı aydır burada yaşıyorlar ama şimdiden iyi adapte olmuşlar.
- Mary and Tom have only been living here for six months, but they have already adapted well.
Sadece uyarlamak zorundasın.
- You just have to adapt.
Yabancı bir kültürde yaşamaya uymak genellikle zordur.
- It is generally hard to adapt to living in a foreign culture.
Kendini yeni çevresine uyarlamaya çalıştı.
- He tried to adapt himself to his new surroundings.
ABD Tarım Bakanlığı çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin işletmelerini değişen iklime uyarlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni bölgesel iklim merkezi kurdu.
- The US Department of Agriculture established seven new “regional climate hubs” to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate.
Bu film, bir roman uyarlamasıdır.
- This film is an adaptation of a novel.
Bu oyun romandan uyarlanmıştır.
- This play was adapted from the novel.
Biz bu yeni koşullara planımızı adapte etmeliyiz.
- We must adapt our plan to these new circumstances.
Kendisini yeni çevresine adapte etmeyi zor buldu.
- She found it was difficult to adapt herself to her new surroundings.
They could not adapt to the new climate and so perished.
... we have adapted, become even more intelligent. ...
... We've adapted the culture, we've adapted everything that ...