Seen from the sky, the island was very beautiful.
- Gökyüzünden bakıldığında ada çok güzeldi.
Indonesia consists of many islands and two peninsulas.
- Endonezya çok fazla adadan ve iki yarımadadan oluşur.
The islet resembled a tortoise from afar.
- Adacık uzaktan bir kaplumbağaya benziyordu.
The islet protrudes above the water.
- Adacık su üstünde çıkıntı yapıyor.
He dedicated himself to research.
- O kendini araştırmaya adadı.
He dedicated himself to biology studies for almost ten years.
- On yıldır kendini biyoloji çalışmalarına adadı.
The Island of Taiwan's surface area is thirty-six thousand square kilometers.
- Tayvan adasının yüz ölçümü 36.000 kilometre kare.
He dedicated his life to helping the poor.
- O, hayatını fakir insanlara yardım etmeye adadı.
He dedicated himself to biology studies for almost ten years.
- On yıldır kendini biyoloji çalışmalarına adadı.
Tom and Mary are devoted to each other.
- Tom ve Mary kendilerini birbirlerine adadılar.
He devoted himself to the study of chemistry.
- O kendini kimya çalışmasına adadı.
Several young engineers were employed and were devoted to developing a new computer.
- Birçok genç mühendis istihdam edildi ve onlar kendilerini yeni bir bilgisayar geliştirmek için adadılar.
He devoted himself to the study of chemistry.
- O kendini kimya çalışmasına adadı.
The islet stands out above the water.
- Adacık su üstüne çıkıyor.
The islet protrudes above the water.
- Adacık su üstünde çıkıntı yapıyor.
By establishing Takeshima Day, it is hoped that more Japanese people will learn about the Takeshima islands.
- Takeshima Günü belirleyerek, daha fazla Japon halkının Takeshima adaları hakkında bilgi öğreneceği umulmaktadır.
Captain Cook discovered those islands.
- Bu adaları Kaptan Cook keşfetti.