acquire or deserve by one's efforts or actions

listen to the pronunciation of acquire or deserve by one's efforts or actions
Englisch - Türkisch

Definition von acquire or deserve by one's efforts or actions im Englisch Türkisch wörterbuch

earn
kazanmak

O işle, o ayda 500 doların üzerinde kazanmaktadır. - He earns over 500 dollars a month with that job.

Onlar para kazanmak istiyorlardı. - They wanted to earn money.

earn
{f} para kazanmak

Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi. - Tom changed jobs to earn more money.

Eğer para kazanmak için buradaysan, Amerika bulunmak için hoş bir yer. - America is a lovely place to be, if you are here to earn money.

earn
edinmek
earn
kazandır/kazan
earn
kazan

Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi! - His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.

Sen bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusu kazandın. - And you have earned the new puppy that's coming with us … to the White House.

earn
{f} kazanmak; kazandırmak
earn
doğrultmak
earn
para kazandırmak
earn
kazanç elde etmek
earn
(Ticaret) (para) kazanmak
garner
toplamak
earn
{f} hak etmek
garner
{i} tahıl ambarı
garner
biriktirmek
garner
{f} almak
garner
{f} stoklamak
garner
{f} depolamak
Englisch - Englisch
earn
garner
acquire or deserve by one's efforts or actions

    Silbentrennung

    ac·quire or de·serve by one's efforts or actions

    Türkische aussprache

    ıkwayır ır dîzırv bay wʌnz efırts ır äkşınz

    Aussprache

    /əˈkwīər ər dəˈzərv ˈbī ˈwənz ˈefərts ər ˈaksʜənz/ /əˈkwaɪɜr ɜr dɪˈzɜrv ˈbaɪ ˈwʌnz ˈɛfɜrts ɜr ˈækʃənz/
Favoriten