Tom şifresini hatırlamıyor.
- Tom doesn't remember his password.
Tanrı var ama şifreyi unutmuş.
- God exists, but he forgot the password.
Bir parola gereklidir.
- A password is required.
Parola sözcüğünü parolam olarak kullanmamalıydım.
- I shouldn't have used the word password as my password.