absurd, perverted, wrong

listen to the pronunciation of absurd, perverted, wrong
Englisch - Türkisch

Definition von absurd, perverted, wrong im Englisch Türkisch wörterbuch

preposterous
akla sığmaz
preposterous
absürd
preposterous
mantıksız

Tom'un hikayesi mantıksız. - Tom's story is preposterous.

Onun hikayesi bir yalan olamayacak kadar çok mantıksız. - His story is too preposterous to be a lie.

preposterous
mantık dışı
preposterous
saçma

Açıkçası, bu tür tartışmalar çok saçma. - Obviously, such arguments are preposterous.

Tom'un hikayesi çok saçma. - Tom's story is preposterous.

preposterous
inanılmaz
preposterous
abes
preposterous
budala/saçma
preposterous
{s} akıl almaz
preposterous
preposterously mantıksızca
preposterous
mantığa aykırı
preposterous
{s} akılsız
Englisch - Englisch
{a} preposterous