absolutely necessary or requisite; that one cannot do without

listen to the pronunciation of absolutely necessary or requisite; that one cannot do without
Englisch - Türkisch

Definition von absolutely necessary or requisite; that one cannot do without im Englisch Türkisch wörterbuch

indispensable
onsuz olamaz
indispensable
(sıfat) zorunlu, mecburi, kaçınılmaz, zaruri, gerekli, öncelikli
indispensable
{s} mecburi
indispensable
(Kanun) lüzumlu
indispensable
kaçınılmaz

Amcam çok sigara içen biridir; tütün onun için kaçınılmazdır. - My uncle is a very heavy smoker; tobacco is indispensable to him.

indispensable
zorunlu

Hiç kimse zorunlu değil. - Nobody is indispensable.

Onun yardımı bizim için zorunludur. - His help is indispensable to us.

indispensable
vazgeçilmez

Hem hava hem de su hayat için vazgeçilmezdir. - Both air and water are indispensable for life.

Yardımın bizim için vazgeçilmezdir. - Your assistance is indispensable for us.

indispensable
Zorunlu, mecburi, kaçınılmaz, zaruri, gerekli, öncelikli:
indispensable
Zaruri, elzem, zorunlu
indispensable
indispensably zaruri olarak
indispensable
{s} vazgeçilmez; zaruri
indispensable
{s} gerekli

Uyku ve iyi yemek iyi sağlık için gereklidir. - Sleep and good food are indispensable to good health.

indispensable
{s} öncelikli
Englisch - Englisch
indispensable

An indispensable component of a heart-healthy diet.

absolutely necessary or requisite; that one cannot do without

    Silbentrennung

    ab·so·lute·ly nec·es·sa·ry or requisite; that one can·not do with·out

    Aussprache

Favoriten