a wig; hairpiece

listen to the pronunciation of a wig; hairpiece
Englisch - Türkisch

Definition von a wig; hairpiece im Englisch Türkisch wörterbuch

rug
{i} seccade

Anneannemin yeşil bir seccadesi vardı. - My grandmother had a green prayer rug.

Genelde camilerde seccade bulunur. - At the mosques, prayer rugs are generally found.

rug
{i} küçük halı
rug
{i} namazla
rug
{i} halı

Kedi halının üstünde. - The cat is on the rug.

Halı yapmak için ihtiyacın olan gerekli şeyler var mı? - Do you have the stuff you need to make the rug?

rug
kilim

Masamın altına bir kilim koydum. - I put down a rug under my desk.

Yarına kadar karılarınızdan her birine bir kilim dokutun. - Have each of your wives weave a rug by tomorrow.

rug
örtü
rug
battaniye
rug
Peruk

Is that a rug on his head?.

rug
Persian rug Acem halısı
rug
Oriental rug şark halısı
rug
{i} kalın örtü
rug
battaniye/kilim
rug
{i} battaniye [brit.]
rug
{i} yaygı (kilim, cicim v.b.)
rug
(Tekstil) kilim, keçe, küçük halı
Englisch - Englisch
rug
a wig; hairpiece
Favoriten