a vessel used by soldiers for carrying water, liquor, or other drink

Englisch - Türkisch

Definition von a vessel used by soldiers for carrying water, liquor, or other drink im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

canteen

bıçak

canteen

kaşık takımı

canteen

kantin

Tom Mary'ye kantininden bir içim su verdi. - Tom gave Mary a sip of water from his canteen.

Benim kantinin zaten yarısı boş. - My canteen is already half empty.

canteen

matara

Tom Mary'ye matarasını uzattı ve o bir içki aldı. - Tom handed Mary his canteen and she took a drink.

Yanına bir matara dolusu su almalısın. - You should take a canteen full of water with you.

canteen

/ kişilik çatal

canteen

(Mukavele) kantin, yemekhane

canteen

{i} kantin, büfe

canteen

(Askeri) MATARA: Bir askerin teçhizatı arasında bulunan ve su, kahve gibi ihtiyaç maddelerini taşımaya yarayan kap

canteen

yemek takımlarının içinde durduğu göz veya sandık

canteen

çatal bıçak/matara/kantin

canteen

{i} yemek kabı

Englisch - Englisch

Definition von a vessel used by soldiers for carrying water, liquor, or other drink im Englisch Englisch wörterbuch

canteen

Silbentrennung

a ves·sel used by soldiers for car·ry·ing water, liquor, or oth·er drink