Gerçekleri abartmayalım.
- Let's not exaggerate the facts.
Bu gerçek unutulmamalı.
- This fact must not be forgotten.
Olay hakkındaki tüm gerçekler bilinene kadar bekleyin.
- Wait until all the facts in the case are known.
Olay onun dürüstlüğünü kanıtlıyor.
- The fact proves his honesty.
Bir kaynak olmadan olgusal ifadeler üretmeyin.
- Don't make factual statements without a source.
O kitap, olgusal hatalarla doludur.
- That book is full of factual errors.
Yukarıdaki metin konuyla ilgili kesin bilgiler içermiyor.
- The text above contains no accurate facts on the matter.
Size gerçeklerle ilgili bilgi verdi mi?
- Did he acquaint you with the facts?