İstihdamı araştırmak için Tokyo'ya geldi.
- He came to Tokyo in search of employment.
Liderliğe sahip olmanın, istihdam için önemli bir kriter olduğu kesindir.
- It is certain that one important criterion for employment is having 'leadership'.
O bir daktilocu olarak iş buldu.
- She found employment as a typist.
Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.
Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.
This new employment of his time caused no relaxation in his attention to my education.