Avucumun içinde bir kıymık var.
- I have a splinter in the palm of my hand.
El tırnak altları, kıymık batmasının en acı verdiği yerlerden biridir.
- One of the most painful places to get a splinter is under the fingernail.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.
Ben bir parça bagaj satın aldım.
- I bought a piece of baggage.