a thief who enters a building with intent to steal

Englisch - Türkisch

Definition von a thief who enters a building with intent to steal im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

burglar

{i} hırsız

İki polis bir hırsız tutukladı. Onlar onu Bayan Miller'in evine gizlice girerken yakaladı. - Two policemen arrested a burglar. They caught him sneaking into Mrs. Miller's.

Odama bir hırsız girse, ona bir şey fırlatırım. - If a burglar came into my room, I would throw something at him.

burglar

ev soyan hırsız

burglar

{i} ev hırsızı

burglar

(ev/dükkân/vb/soyan) hırsız

burglar

hırsız (ev soyan)

burglar

{i} soyguncu

Soyguncu silahını kurbana doğrulttu. - The burglar pointed his gun at the victim.

Soyguncular onun evine zorla girdiler. - Burglars broke into his house.

burglar

burglar proof hırsıza karşı emniyet tertibatı olan

burglar

burglar alarm hırsıza karşı konan alarm tertibatı

burglar

{i} ev/bina hırsızı

burglar

(Kanun) evden hırsızlık yapan

Englisch - Englisch

Definition von a thief who enters a building with intent to steal im Englisch Englisch wörterbuch

burglar

Silbentrennung

a thief who enters a build·ing with in·tent to steal

Türkische aussprache

ı thif hu entırz ı bîldîng wîdh întent tı stil

Aussprache

/ə ˈᴛʜēf ˈho͞o ˈentərz ə ˈbəldəɴɢ wəᴛʜ ənˈtent tə ˈstēl/ /ə ˈθiːf ˈhuː ˈɛntɜrz ə ˈbɪldɪŋ wɪð ɪnˈtɛnt tə ˈstiːl/