Beni istediğiniz zaman zili çalın.
- Ring the bell when you want me.
Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
- She was just about to take a bath when the bell rang.
Tom uzaktaki tapınak çanını duydu.
- Tom heard the temple bell in the distance.
Kilise çanları çalıyor.
- The church bells are ringing.
Lütfen bir telefon görüşmesi yapabilir miyim?
- Can I make a telephone call, please?
Tom'un acil bir telefon görüşmesi yapması gerekiyor.
- Tom needs to make an urgent telephone call.