a sweetmeat, preserved fruits

Englisch - Türkisch

Definition von a sweetmeat, preserved fruits im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

conserve

{f} muhafaza etmek

conserve

korumak

Tom gücünü korumak zorundadır. - Tom must conserve his strength.

Ayılar uyuduğunda ya da uzandığında onların duruşları ısıdan kurtulmak ya da onu korumak isteyip istemediklerine bağlıdır. - When bears sleep or lie down, their postures depend on whether they want to get rid of heat or conserve it.

conserve

{f} konservesini yapmak

conserve

koruma altında tutmak

conserve

(Denizbilim) karşıt

conserve

koru

Doğal kaynaklarımızı korumaya çalışmalıyız. - We must try to conserve our natural resources.

Cephaneyi korumalıyız. - We need to conserve ammo.

conserve

{i} reçel

conserve

şeker ile muhafaza etmek

conserve

reçel yap/koru

conserve

(isim) reçel

Englisch - Englisch

Definition von a sweetmeat, preserved fruits im Englisch Englisch wörterbuch

{n} conserve

Silbentrennung

a sweetmeat, pre·served fruits