Sadece kalan bir torpido var.
- There's only one torpedo left.
Düşman, gemimizi torpidoladı.
- The enemy torpedoed our ship.
Zavallı çocuk ne yapacağını bilmiyordu.
- The poor boy was at a loss what to do.
Zavallı çocuk araba tarafından yere yıkıldı.
- The poor boy was knocked down by a car.