a struggle or contest of any kind

listen to the pronunciation of a struggle or contest of any kind
Englisch - Türkisch

Definition von a struggle or contest of any kind im Englisch Türkisch wörterbuch

fight
{f} kavga etmek

Kavga etmek benim tarzım değildir. - Fighting isn't my style.

Tom kavga etmekten hoşlanmaz. - Tom doesn't like fighting.

fight
{f} savaşmak

Büyük bir savaşçı güç yayar. O ölümüne savaşmak zorunda değildir. - A great warrior radiates strength. He doesn't have to fight to the death.

Bazıları savaşmak için isteksiz. - Some were unwilling to fight.

fight
{i} dövüş

Senin ve benim dövüşmemiz gerektiği doğru mu? - Is it right that you and I should fight?

Tom seninle dövüşmeyecek kadar akıllıdır. - Tom knows better than to fight with you.

fight
{i} kavga

Sınır kavgaları yaygındı. - Border fights were common.

Kavga, birçok tutuklamalarla sonuçlandı. - The fight resulted in several arrests.

fight
{i} uğraşma
fight
döğüşmek

Sizinle döğüşmekten usandım. - I'm tired of fighting with you.

Döğüşmekten başka seçeneğimiz yoktu. - We had no alternative but to fight.

fight
uğraş
fight
boğuşmak
fight
savaş

Amerikalıların sadece savaşmak için herhangi bir arzusu yoktu. - Americans simply had no desire to fight.

Büyük bir savaşçı güç yayar. O ölümüne savaşmak zorunda değildir. - A great warrior radiates strength. He doesn't have to fight to the death.

fight
tartışmak
fight
savaşım

Ben kendi savaşımı veriyorum. - I fight my own battles.

fight
{f} (fought)
fight
{f} savaş vermek
fight
muharebe
fight
defetmek
fight
{f} uğraşmak
fight
fight it out mücadele yoluyla hesabını görmek
Englisch - Englisch
fight
a struggle or contest of any kind

    Silbentrennung

    a strug·gle or con·test of a·ny kind

    Türkische aussprache

    ı strʌgıl ır kıntest ıv eni kaynd

    Aussprache

    /ə ˈstrəgəl ər kənˈtest əv ˈenē ˈkīnd/ /ə ˈstrʌɡəl ɜr kənˈtɛst əv ˈɛniː ˈkaɪnd/
Favoriten