a stain or spot (on clothes etc); any foreign substance that worsens appearance

listen to the pronunciation of a stain or spot (on clothes etc); any foreign substance that worsens appearance
Englisch - Türkisch

Definition von a stain or spot (on clothes etc); any foreign substance that worsens appearance im Englisch Türkisch wörterbuch

dirt
pislik

Tom pislikte oynamayı sever. - Tom likes to play in the dirt.

Tom kir ve pislikle kaplı. - Tom is covered in dirt and grime.

dirt
kir

Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu. - The suitcase contained nothing but dirty clothes.

Sabun kiri çıkarmaya yardım eder. - Soap helps remove the dirt.

dirt
fakir

Ebeveynleri çok fakirdi ve oğullarını üniversiteye göndermeyi göze alamadılar. - His parents were dirt-poor and could not afford to send their son to college.

dirt
değersizlik
dirt
toz
dirt
dirt poor yoksul
dirt
çakıl
dirt
leke
dirt
toprak

Park caddesi toprak bir yoldu. - Park Street used to be a dirt road.

dirt
namussuzluk
dirt
çamur

Çocuklar çamurda oynuyordu. - The children were playing in the dirt.

dirt
{i} dedikodu
dirt
(isim) pislik, kir, çerçöp, çamur; dedikodu; terbiyesiz konuşma, müstehcen söz; maden içeren toprak
dirt
{i} terbiyesiz konuşma
Englisch - Englisch
dirt
a stain or spot (on clothes etc); any foreign substance that worsens appearance

    Silbentrennung

    a stain or spot (on clothes etc); a·ny for·eign sub·stance that worsens ap·pear·ance

    Aussprache

Favoriten