Tom giderlerini hesapladı.
- Tom calculated his expenses.
Ben faturayı gider hesabımdan ödedim.
- I paid the bill out of my expense account.
Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim.
- I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.
Masraf umrumda değil.
- I don't care about the expense.
Yeni bir daireyi döşemek büyük harcamalar gerektirir.
- Furnishing a new apartment requires large expenses.
Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim.
- I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.