a sort, kind, class, order, letter, money

listen to the pronunciation of a sort, kind, class, order, letter, money
Englisch - Türkisch

Definition von a sort, kind, class, order, letter, money im Englisch Türkisch wörterbuch

species
canlı türü
species
{i} çeşit

Lahana, karnabahar, brokoli ve brüksellahanası aynı türün çeşitleridir. - Cabbage, cauliflower, broccoli, and Brussels sprouts are all cultivars of the same species.

species
(Latin) ferden tayin olunan mal
species
tür

Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır. - African elephants are divided into two different species: savannah and forest elephants.

Bu geyik türlerinin yakalanması o kadar zor ki yabanda şu ana kadar sadece iki tanesinin resmi çekildi. - This species of deer is so elusive that only two have ever been photographed in the wild.

species
görünüş the species insan
species
türler

Birçok böcek türleri yok olmanın eşiğindedir. - Many species of insects are on the verge of extinction.

Bu geyik türlerinin yakalanması o kadar zor ki yabanda şu ana kadar sadece iki tanesinin resmi çekildi. - This species of deer is so elusive that only two have ever been photographed in the wild.

species
dış görünüm
species
ve çoğ
species
{i} ortak özellikleri olan grup
species
{i} cins
species
{i} aşai rabbani ayinindeki ekmek ve şarap
species
hayal
species
{i} (çoğ. spe.cies) biyol. tür
species
şekil
Englisch - Englisch
{n} species
a sort, kind, class, order, letter, money
Favoriten