a shot that enters the house

listen to the pronunciation of a shot that enters the house
Englisch - Türkisch

Definition von a shot that enters the house im Englisch Türkisch wörterbuch

draw
{f} çekmek: He drew the tray of food closer to his plate. Yemek tepsisini tabağına doğru çekti
draw
çekmek sürüklemek
draw
çekmek (su)
draw
çekmek (para)
draw
çekmek (perdeyi)
draw
ilgisini çekmek
draw
{i} çekiş

O, onun bir resim çekişini izledi. - She watched him draw a picture.

draw
{f} kazanmak
draw
{i} çekim

Manyetik bir çekimle birbirlerine çekildiler. - They were drawn to each other by a magnetic attraction.

draw
çekmek

Bu sebeple, Komite'nin Parlamento'nun Görünmez Üyeleri hakkındaki raporuna dikkat çekmek isterim. - I would therefore like to draw attention to the Report of the Committee on Invisible Members of Parliament.

İlgiyi kendine çekmek istiyorsun. - You're drawing attention to yourself.

draw
ilerlemek
draw
(fiil) resmetmek, çizmek, yazmak, karalamak; çekmek, fıçıdan çekmek; yaklaşmak; germek; teşvik etmek; almak, kazanmak; ikna etmek; sorguya çekmek; keşide etmek; düzenlemek, taslağını çizmek; silâh çekmek; demlemek; devam etmek; kura çekmek, kâğıt çekmek
draw
emmek ilham almak
draw
{f} (su) çekmek
draw
silah çekmek
draw
{f} demlemek
draw
{f} karalamak
draw
{f} keşide etmek
draw
{i} çekme, çekiş
draw
{i} (piyangoda) çekiliş; kura
Englisch - Englisch
draw
a shot that enters the house

    Silbentrennung

    a shot that enters the House

    Türkische aussprache

    ı şät dhıt entırz dhi haus

    Aussprache

    /ə ˈsʜät ᴛʜət ˈentərz ᴛʜē ˈhous/ /ə ˈʃɑːt ðət ˈɛntɜrz ðiː ˈhaʊs/
Favoriten