a sheet, leaf, or piece of such substance

listen to the pronunciation of a sheet, leaf, or piece of such substance
Englisch - Türkisch

Definition von a sheet, leaf, or piece of such substance im Englisch Türkisch wörterbuch

paper
kâğıt tabakası
paper
kağıttan yapılmış

Bu mendil kağıttan yapılmıştır. - This handkerchief is made of paper.

Bu çanta kağıttan yapılmıştır. - This purse is made of paper.

paper
kağıtlamak
paper
değerli kağıt
paper
{i} yazılı ödev
paper
ç.evrak
paper
yazı

Taro, dönem ödevi yazıyor. - Taro is writing a term paper.

Yazıcıya kağıt lazım. - The printer needs paper.

paper
{i} gazete

Lütfen bana bugünün gazetesini getir. - Bring me today's paper, please.

Bana bugünün gazetelerini göster. - Show me today's papers.

paper
{i} evrak

Evraklarını derhal teslim et. - Hand in your papers at once.

Ben atalarımın kim olduğunu bilmiyorum. Bizim evraklar Nuh Tufanı sırasında kayboldu. - I don't know who my ancestors are. Our papers got lost during the Flood.

paper
{f} kâğıt kaplamak
paper
{i} kâğıt, yazılı kâğıt
paper
paso
paper
senet
paper
{i} duvar kâğıdı
paper
(fiil) kâğıt kaplamak, duvar kâğıdı kaplamak, örtbas etmek, zımparalamak, bedava bilet dağıtmak
paper
(sıfat) kâğıt, kâğıt üzerinde kalan, geçersiz, önemsiz
paper
herhangi bir yazı
paper
(isim) kâğıt, kâğıt para, evrak, rapor, gazete, bedava giriş bileti
paper
tez
paper
{i} herhangi bir yazı, tez, bildiri, tebliğ
Englisch - Englisch
paper
a sheet, leaf, or piece of such substance
Favoriten