a setting upon with violence, an attack

listen to the pronunciation of a setting upon with violence, an attack
Englisch - Türkisch

Definition von a setting upon with violence, an attack im Englisch Türkisch wörterbuch

aggression
{i} saldırganlık

Özgüven ve saldırganlık arasında ince bir çizgi vardır. - There's a fine line between assertiveness and aggression.

Saldırganlık doğal mı, yoksa öğrenilir mi? - Is aggression natural, or is it learned?

aggression
mütecaviz aggressor mütecaviz saldırgan kimse veya memleket
aggression
{i} tecâvüz
aggression
(Politika, Siyaset) saldırma
aggression
aşındırma
aggression
taarruz
aggression
nedensiz kavga
aggression
saldırı

Saldırı tüm bu gereksiz hakaretler tarafından kışkırtıldı. - The aggression was provoked by all those gratuitous insults.

Ükemizi yabancı saldırısından korumak zorundayız. - We have to defend our country from the foreign aggression.

aggression
çatışma
aggression
{i} hücum
aggression
(Askeri) SALDIRI, TECAVÜZ: Bir anlaşmazlığın hakem yoluyla halline yanaşmayan tarafın, harbe götüren bir saldırı harekatı
aggression
(Biyoloji) agresyon
aggression
nonaggression saldırmazlık ademi tecavüz aggressive saldırgan
aggression
(Tıp) Düşmanlık veya saldırganlık ifade eden davranış
Englisch - Englisch
{n} aggression
a setting upon with violence, an attack
Favoriten