a set of dishes or utensils

listen to the pronunciation of a set of dishes or utensils
Englisch - Türkisch

Definition von a set of dishes or utensils im Englisch Türkisch wörterbuch

service
hizmet

Her şahıs memleketin kamu hizmetlerine eşitlikle girme hakkını haizdir. - Everyone has the right of equal access to public service in his country.

Japonya'da iyi hizmet için bahşiş vermek geleneksel değildir. - In Japan it is not customary to tip for good service.

a set of
bir takım

Öncüleri bir takım engellerin üstesinden geldiler. - The pioneers overcame a set of obstacles.

a set of
set

Tom her zaman onun arabasındaki sandıkta bir set atlama kabloları saklar. - Tom always keeps a set of jumper cables in the trunk of his car.

service
(Gıda) sofra takımı
service
işgörü
service
merasim
service
yardım

Geri bildiriminiz önemli ve mümkün olan en iyi hizmeti nasıl sağlayabileceğimizi bilmemize yardım edecek. - Your feedback is important and it will help us to know how we can provide the best service possible.

Size nasıl yardımcı olabilirim? - In what way may I be of service to you?

service
vazife
service
görev

Askerlik görevimi Ankara'da yaptım. - I had my military service in Ankara.

Sami iki yıllık askerlik görevini bitirdi. - Sami finished his two years of military service.

service
{f} servis ver
service
hizmetçili
service
{f} çiftleştirmek (kısrak)
service
(Askeri) HİZMET: Başlıca görevi muharebeye katılmaktan ziyade diğer teşkillere muharebe dışı destek sağlamak olan bir Kara Ordusu sınıfına veya teşkiline ait veya bununla ilgili
service
{i} bildiri

Nasıl hizmet edebileceğimizi bize bildirin. - Let us know how we can be of service.

Geri bildiriminiz önemli ve mümkün olan en iyi hizmeti nasıl sağlayabileceğimizi bilmemize yardım edecek. - Your feedback is important and it will help us to know how we can provide the best service possible.

service
{i} üvez
service
{i} ayin, ibadet
service
{i} destek birliği
service
{f} yardım etmek
service
{f} tamir etmek
service
(isim) dinsel tören, dini tören, servis, hizmet, görev, ayin, memuriyet, fayda, faaliyet, işleme, askerlik, servis takımı, bildiri, tebliğ, servis atışı, tamirhane, destek birliği, ibadet, kulluk, uşaklık, hizmetçilik, üvez ağacı
service
{i} işleme
service
{i} uşaklık
Englisch - Englisch
service
a set of dishes or utensils

    Silbentrennung

    a SET of dishes or utensils

    Türkische aussprache

    ı set ıv dîşız ır yutensılz

    Aussprache

    /ə ˈset əv ˈdəsʜəz ər yo͞oˈtensəlz/ /ə ˈsɛt əv ˈdɪʃəz ɜr juːˈtɛnsəlz/
Favoriten