a scientist who devotes himself to doing research

listen to the pronunciation of a scientist who devotes himself to doing research
Englisch - Türkisch

Definition von a scientist who devotes himself to doing research im Englisch Türkisch wörterbuch

researcher
{i} araştırmacı

Ultraviyole ışınlarının ani artışı araştırmacıları ozon deliklerinin varlığına inandırdı. - The sudden increase of ultraviolet rays made the researchers believe in the existence of ozone holes.

Araştırmacılar evrenin farklı bir bölümüne girmek için kapı kullanırlar. - The researchers use the portal to enter into a different part of the universe.

investigator
{i} araştırıcı
investigator
{i} araştırmacı

Araştırmacılar kaza yerinden delil topladılar. - The investigators gathered evidence from the crash site.

Sen gerçekten oldukça becerikli bir araştırmacısın. - You really are quite a skillful investigator.

investigator
tetkikçi
investigator
müfettiş

Müfettişler incelenmek için bir bardak ve bir çift çorap gönderdi. - The investigators sent a glass and a pair of socks to be examined.

Ben özel bir müfettişim. - I'm a private investigator.

research worker
araştırmacı
investigator
Soruşturmacı

Dedektif Dan Anderson o yolu izleyen tek soruşturmacıydı. - Detective Dan Anderson was the only investigator to follow that lead.

investigator
{i} dedektif

Sen akıllı bir dedektifsin. - You're a smart investigator.

O, bir özel dedektif kiraladı. - She hired a private investigator.

researcher
{i} arama çalışması yapan kimse
Englisch - Englisch
researcher
investigator
research worker
a scientist who devotes himself to doing research

    Silbentrennung

    a Sci·entist who devotes him·self to do·ing re·search

    Türkische aussprache

    ı sayıntîst hu dîvōts hîmself tı duîng risırç

    Aussprache

    /ə ˈsīəntəst ˈho͞o dəˈvōts həmˈself tə ˈdo͞oəɴɢ rēˈsərʧ/ /ə ˈsaɪəntɪst ˈhuː dɪˈvoʊts hɪmˈsɛlf tə ˈduːɪŋ riːˈsɜrʧ/
Favoriten