Kral John için, rakiplerinin tümünü kontrol altında tutmak çok zordu.
- It was difficult for King John to keep control over all of his rivals.
Rakip bir şirket tarafından Tom'un işine son verildi.
- Tom was hired away by a rival company.
Tom çok sert bir rakip.
- Tom is a very tough competitor.
Hertz ve Avis, araç kiralama işinde başa baş rakiptirler.
- Hertz and Avis are head to head competitors in the car rental business.
Tom bir yarışmacıydı.
- Tom was a competitor.
Tüm yarışmacılar pastadan paylarını almaya çalışıyor.
- All the competitors are trying to get their piece of the pie.
İyi kaliteli şarap söz konusu olduğunda hiçbir ülke Fransa'ya rakip olamaz.
- When it comes to good quality wine, no country can rival France.
Chris is my biggest rival in the 400m.
As a social historian, he has no rival.