Kıskançlıktan yanıp tutuşuyordu. - She burned with jealousy.
Kıskançlıktan yanıp tutuşuyordu.
She burned with jealousy.
O kıskançlıktan yanıp tutuşuyordu. - She was burning with jealousy.
O kıskançlıktan yanıp tutuşuyordu.
She was burning with jealousy.
Jealousy was, however, aroused among the English nobility at the favouritism shown the Dutch newcomer.