a reason or cause of pity, grief, or regret; a thing to be regretted

listen to the pronunciation of a reason or cause of pity, grief, or regret; a thing to be regretted
Englisch - Türkisch

Definition von a reason or cause of pity, grief, or regret; a thing to be regretted im Englisch Türkisch wörterbuch

pity
{i} merhamet

Ben çocuk için merhamet hissettim. - I felt pity for the boy.

Sevgi ile merhameti asla karıştırmayın. - Never confuse pity with love.

pity
acımak
pity
merhamet etmek
pity
yazığı gelmek
pity
{i} yazık

Ne yazık ki Mary mizah duygusuna sahip değil. - It's a pity that Mary has no sense of humor.

Ne yazık ki gelemezsin. - It's a pity you can't come.

pity
{i} acınacak şey
pity
{i} acıma

Katlandıkları şey için sadece acıma hissedebilirim. - I could only feel pity for what they were enduring.

Böylesine bir aptal için hiç acımam yok. - I don't have any pity for such a fool.

Englisch - Englisch
pity
a reason or cause of pity, grief, or regret; a thing to be regretted
Favoriten