Bu olumlu fırsattan yararlandım.
- I availed myself of this favorable opportunity.
İşe yarar bir yardım var mı?
- Is there any help available?
Utangaçlığımı atlatmaya çalıştım, ama boşuna.
- I have tried to overcome my shyness, but to no avail.
Biz sorunu birkaç kez tartıştık ama boşuna.
- We have discussed the problem several times but to no avail.