a quantity or volume

listen to the pronunciation of a quantity or volume
Englisch - Türkisch

Definition von a quantity or volume im Englisch Türkisch wörterbuch

amount
{i} tutar

Hesabın toplam tutarı nedir? - What's the total amount of the bill?

Çin'de doğrudan yabancı yatırımlar geçen yıl 3 milyar dolar tutarındaydı. - Foreign direct investments in China amounted to $3 billion last year.

amount
{i} miktar

O miktarın iki katını yemeliler. - They need to eat double that amount.

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor. - Regardless of the amount, Brian wants the correct, entire amount by next week.

amount
{f} anlamına gelmek
amount
{f} toplama ulaşmak
amount
{i} önem

Topladığımız paranın miktarı önemsizdi. - The amount of money we collected was insignificant.

O önemli miktarda bir para. - It's a substantial amount of money.

amount
faizle beraber anaparanın yekunu
amount
{f} toplamı (belirli bir miktar) olmak: It amounts to
amount
{f} sonuca varmak
amount
amount brought forward nakli yekun
amount
hulasa
amount
{i} değer

Öneriniz emir değerindedir. - Your suggestion amounts to an order.

amount
{f} ifade etmek
amount
{i} toplam

Bizim toplam borcumuz on bin dolar tutuyor. - Our total debts amount to ten thousand dollars.

Toplam 100 dolara ulaştı. - The total amounted to 100 dollars.

amount
{f} eşit olmak
amount
{f} ile eşanlamlı olmak: It amounts to the same thing. Aynı kapıya çıkar
amount
(Avrupa Birliği) miktar, tutar, meblağ
Englisch - Englisch
amount
a quantity or volume

    Silbentrennung

    a quan·ti·ty or vol·ume

    Türkische aussprache

    ı kwäntıti ır välyum

    Aussprache

    /ə ˈkwäntətē ər ˈvälyo͞om/ /ə ˈkwɑːntətiː ɜr ˈvɑːljuːm/
Favoriten