Bu top o çocuğun servetidir.
- This ball is that boy's treasure.
Topu duvara doğru çekti.
- He tossed the ball towards the wall.
Bir top oyununa gitmek ister misin?
- Do you want to go to a ball game?
Yarın muhtemelen top oyununa gideceğiz.
- We'll likely go to the ball game tomorrow.
Top yerde bana doğru yuvarlandı.
- The ball rolled on the ground towards me.
Top, yolun karşısına yuvarlandı.
- The ball rolled across the road.