Bisiklete binmek hoşuma gider.
- I like riding a bike.
Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
- Her bike is better than mine.
Bisikletimi çaldın ve şimdi ben senin ağzını burnunu dağıtacağım.
- You stole my bike, and now I'm going to break your face.
Bisiklete binmeyi bilmiyor.
- He doesn't know how to ride a bike.
Beş yaşında olduğun için bisiklete binme.
- Don't ride a bike because you are five years old.
Motosikletimi nereye bırakabilirim?
- Where can I leave my bike?
Motosikletim seninki gibi bir şey değil.
- My bike is nothing like yours.