Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a place or thing swelled, rise, pain

listen to the pronunciation of a place or thing swelled, rise, pain
Englisch - Türkisch

Definition von a place or thing swelled, rise, pain im Englisch Türkisch wörterbuch

swelling
{i} şişkinlik, şişlik, şiş, şişmiş yer
swelling
genişleme
swelling
(İnşaat) sünme
swelling
kabarıklık
swelling
büyüme
swelling
şişerek
swelling
kabarık
swelling
{i} çıban
swelling
{i} yumru
swelling
şiş

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy. - Put some ice on your ankle to keep the swelling down.

Şişliği önlemek için bileğine buz koymalısın. - You need to put some ice on your ankle to keep the swelling down.

swelling
{i} şişkinlik
swelling
şişir/şiş
swelling
{i} şişirme
swelling
(Nükleer Bilimler) şişme

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy. - Put some ice on your ankle to keep the swelling down.

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine bir buz torbası koymalısın. - You should put an ice pack on your ankle to keep the swelling down.

swelling
şişirilmiş
swelling
{i} yükseltme
swelling
{i} yükselme
swelling
kabaran
Englisch - Englisch
{n} swelling