Fırtına onun mülkiyetine büyük zarar verdi.
- The storm did great damage to her property.
Özel mülkiyete izinsiz giriyorsunuz.
- You are trespassing on private property.
Hiç kimse keyfi olarak mal ve mülkünden mahrum edilemez.
- No one shall be arbitrarily deprived of his property.
En büyük oğlan bütün mülkiyetin varisi oldu.
- The eldest son succeeded to all the property.
Bu çok büyük bir özellik.
- It's a very large property.
Aşırıiletkenlik fiziksel bir özelliktir.
- Superconductivity is a physical property.
Servet mirasçılar arasında eşit olarak bölündü.
- The property was divided equally among the heirs.
Babası tarafından ona bırakılan servet onun rahat bir şekilde yaşamasını sağlar.
- The property left him by his father enables him to live in comfort.
Important types of property include real property (land), personal property (other physical possessions), and intellectual property (rights over artistic creations, inventions, etc.).